Başkan Fedaioğlu, Türkiye, gelişmekte olan bir ekonomi olmasının da etkisiyle, dünya ortalamasından daha hızlı büyüyen bir ülke. Biz MÜSİAD olarak bu konudaki sorumluluğumuzun farkında olarak hareket ediyoruz. Üyelerimiz ile birlikte yenilenebilir enerji kaynaklarına verdiğimiz önem ve yatırım kadar, geleceğin enerji kaynakları olarak nitelendirilen; batarya teknolojisi, karbon yakalama ve depolama teknolojisi ve hidrojen teknolojisini de önemsiyor ve takip ediyoruz. Bu vesileyle, MÜSİAD üyelerinin bu konudaki hassasiyetini ve başarısını tebrik ediyor, teşekkürlerimi sunuyorum. Enerji arzının milli ve yerli teknolojiler ile üretilmesi kadar; rüzgâr, güneş, hidroelektrik ve jeotermal gibi alternatif kaynaklardan enerji temin ederek öz kaynaklardan azami oranda yararlanmanın da gerekliliğini ifade ediyoruz. Ayrıca çevreye duyarlı, güvenlikçi, temiz ve toplumun menfaatleri doğrultusunda planlanan enerji politikaları, en önemli hedefimiz olmalıdır. Türkiye’de enerji ithalatı için ödenen maliyetin azalabilmesi, cari açığın düşebilmesi ve enerji güvenliğinin sağlanabilmesi için yerli ve yenilenebilir enerji yakıtlarının, türkiye toplam enerji tüketimi içerisindeki payının arttığını görmek bizleri memnun etmektedir. Enerji talep artış hızı AB ve OECD ülkeleri arasında birinci sırada, dünyada ise Çin’den sonra ikinci sırada olan ülkemiz, tüketmiş olduğu petrolün büyük bir bölümünü, doğalgazın ise neredeyse tamamına yakınını ithal etmektedir. Geçen sene 50 milyar dolar olan enerji ithalatımızın maliyetinin bu yıl 100 milyar dolar olması tahmin edilmektedir. Böylece Türkiye için enerji tedariki güvenliğinin, milli bir mesele olduğunu ifade edebiliriz. Elbette ülkemizin 2000’lerin başlarından itibaren enerji alanında önemli ilerlemelerin yaşandığı bir süreç içerisinde olması memnuniyet vericidir. Bütün dünyanın covid-19 pandemisi ile sarsıldığı ve küresel enerji piyasalarının olumsuz etkilendiği 2020 yılında, ülkemizde enerji faaliyetleri açısından çok olumlu gelişmelerin yaşanması, bu süreci desteklemektedir. 2020 yılında Avrupa genelinde koronavirüs krizi sürecinde elektrik tüketimleri önemli oranda düşerken; Türkiye’deki durum bir çok ülkeye kıyasla daha iyi bir seviyede yer almış, elektrik üretiminde ise yerli kaynak kullanımı açısından tüm zamanların rekoru kırılmıştır. Bu dönemde ülkemizde, elektrik üretiminde yerli kaynak kullanım oranları yaklaşık yüzde 65 ile tarihin en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Yine bu doğrultuda, sayın cumhurbaşkanımız tarafından müjde başlığıyla paylaşılan keşif, Türkiye’de bir anda gündemin enerji eksenine yönelmesine neden olmuştur. İlk etapta 320 milyar metreküp düzeyinde açıklanan doğalgaz rezervi, sahadaki geliştirme çalışmaları neticesinde toplam 405 milyar metreküp olarak revize edilmiştir. Söz konusu keşifle birlikte Türkiye’nin ispatlanmış toplam doğalgaz rezervi yaklaşık 115 kat artmıştır.