SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ODAĞINDA LOJİSTİK SEKTÖRÜ VE GELECEK TRENDLERİ BAŞLIKLI TÜİT İZMİR’DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Lojistik Sektör Kurulu tarafından İzmir Balçova Termal Otel’de “Sürdürülebilirlik Odağında Lojistik Sektörü ve Gelecek Trendleri ana temalı Türkiye İstişare Toplantısı gerçekleştirildi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, MÜSİAD Genel Başkanımız Mahmut Asmalı, İzmir Valisi Süleyman Elban ve Ak Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ "Sürdürülebilirlik Odağında Lojistik Sektörü ve Gelecek Trendleri" ana temalı Türkiye İstişare Toplantısı'nın açılış oturumuna katıldı.

MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu tarafından düzenlenen Türkiye İstişare Toplantısına katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, konuşmasında şunları kaydetti:

"Hava yolunda ciddi gelişmelerimiz olacak ama demiryolu hem yük hem yolcuda çok büyük oranlarda gelişecek. Biz de yatırımımızı ona göre yapacağız. Her 15 saniyede bir uçak geçiyor ülkemizden. Böyle bir coğrafyadayız ve 173 ülkeyle hava yolları anlaşmamız var. Şu anda da 130 ülkede 143 noktaya doğrudan uçuş yapan bir ülkeyiz. 2023 yılında İstanbul ve Çanakkale boğazlarından yaklaşık 84 bin gemi geçti. Bu her boğazdan yaklaşık 40 bine yakın gemi demektir. 4 saatlik bir uçuş mesafesinde 67 ülkeye ulaşabiliyoruz. Bu 67 ülkede de 1,4 milyar insan yaşıyor. Bunların 40 trilyon dolar gayri safi milli hasılası var. 8 trilyon dolar da ticaret potansiyeli bulunuyor. Coğrafya haritasını bilmeyen birisine gösterirseniz 'en kritik yer, en stratejik yer neresidir' derseniz oranın Türkiye olduğunu size gösterebilir. Böyle kıymetli bir coğrafya üzerinde bulunuyoruz."

 Projeler bitme aşamasında

Uraloğlu, ticaretin genel anlamda doğu-batı ekseninde geliştiğini, son zamanlarda kuzey-güney aksında da çok ciddi gelişmeler olduğuna işaret etti.
Basra Körfezi'nden Ovaköy'e 1200 kilometrelik otoyol, demir yolu, enerji nakil ve iletişim hatlarını içeren Kalkınma Yolu Koridoru'nu bu gelişmeyi önceden görerek planladıklarını aktaran Uraloğlu, "Bugün bitirmiş olsaydık Süveyş Kanalı'ndaki sıkıntılar konuşulmuyor olurdu ve sadece 21 günde bu ulaşımı biz sağlamış olurduk. Projeler bitme aşamasında. Bu sene içerisinde başlayabilir miyiz diye gayret içerisindeyiz." diye konuştu.

Türkiye ekonomisinin depreme rağmen yılın ilk çeyreğinde yüzde 4 büyüyerek büyük bir direnç gösterdiğini vurgulayan MÜSİAD Genel Başkanımız Mahmut Asmalı, şunları kaydetti:

"Yine geçtiğimiz yılın ikinci çeyreğindeki o dönem biliyorsunuz genel seçimlerin de olduğu bir dönemdi, bu performansını sürdürerek yüzde 3,9 oranında büyüyerek küresel ekonomiler içerisinde pozitif olarak ayrışmıştır. Nihayet yılın 3. çeyreği yüzde 5,9 oranında büyüyen Türkiye ekonomisi bu dönemde de G20 ülkeleri arasında en çok büyüyen ikinci ülke olmayı başarmıştır. Öncü ekonomilerle birlikte ülkemizin de enflasyon sorunuyla yüzleştiği ve parasal sıkılaşma sürecinde olduğu böyle bir dönemde Türkiye ekonomisinin büyüme hızının artması takdir edilmesi gereken bir gelişmedir." diye konuştu.

Ülkemiz, coğrafi konumu itibariyle lojistikte avantajlı bir konumda olduğu gibi, aynı zamanda teknolojiye uyum sağlama kapasitesi bakımından lojistik sektörünün gelişimine de büyük katkıda bulunmaktadır.
Küresel ekonomideki düşüş eğilimine ve lojistik sektöründe izlenen zayıf performansa rağmen; 2023 yılında taşımacılık gelirlerinin 34,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi, ülkemizin bilhassa son 20 yılda ulaştırma hizmetlerine yönelik yaptığı yatırımların ehemmiyetini gözler önüne sermektedir.

Taşımacılık sektörünün önemi

Yine 2023 yılında, yolcu gelirlerinin 20 milyar dolara, seyahat gelirlerinin ise 47,7 milyar dolara yükselmesi; uzun vadeli ulaşım ve altyapı politikalarının birer çıktısı olarak dikkat çekmektedir.
2024 yılında küresel ticarete yönelik toparlanma beklentileri, lojistik sektörüne ilişkin aşağı yönlü̈ riskleri dengeleyebilecek en önemli faktörlerden biri olacaktır. 2024 ve 2025 yıllarında yıllık bazda ortalama %3,5 oranında artacağı tahmin edilen küresel ticaret hacmi, ülkemizin lojistik sektöründe uluslararası alandaki konumunun güçlendirilmesi için önemli fırsatlar içermektedir.

Söz konusu gelişmelere paralel olarak; 12. Kalkınma Planı’nda da Türkiye’nin lojistik kapasitesini genişletmenin yanı sıra, içinde yer aldığı ulaştırma koridorlarının etkinliğini ve çeşitliliğini artırma çalışmalarının devam edeceği vurgulanmaktadır. Bu sayede, ülkemizin mal ve hizmet ihracatındaki artışı, içinde bulunduğumuz Türkiye Yüzyılında daha üst seviyelere yükselecektir.

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamza Dağ: İzmir'in tarih boyunca medeniyetlerin buluşma noktası olduğunu, ticaretin ve kültürün merkezi olarak öne çıkmış bir şehir olduğunu söyledi.

İzmir'in sahip olduğu eşsiz potansiyeli en üst düzeye çıkarmak ve şehri daha da yaşanabilir hale getirmenin en büyük arzuları olduğunu bildiren Dağ, " İzmir'imizin tarihini, kültürünü ve doğal güzelliklerini koruyarak, modern belediyecilik anlayışıyla kalkındırmayı hedefliyoruz. İş dünyasıyla olan işbirliğimizi güçlendirerek, İzmir'i bir yatırım cennetine dönüştüreceğiz." dedi.

MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu Başkanı Mehmet Metin Korkmaz ise yaptığı konuşmada:

“2023 yılını değerlendirecek olur isek; Dünyada yaşanan ekonomik, siyasi, kültürel ve daha birçok gelişmeden doğrudan veya dolaylı etkilenen lojistik sektörü, 2023 yılında da yine birçok değişimi sektörel esnekliği ile atlatmış ve değişimin en büyük oyuncularından olmuştur. Sektörün 2023 yılındaki durumunu analiz edebilmek için hem ulusal hem de uluslararası birçok olayı değerlendirmek faydalı olacaktır.

 Ülkemizde yaşanan büyük deprem afetinin etkileri ve uzun genel ve yerel seçim süreci öne çıkarken ülkemize yakın coğrafyalarda yaşanan İsrail’in Gazze’ye yönelik olan barbarca saldırıları ve hala devam eden Rusya-Ukrayna Savaşı, Yemen’deki Husi güçlerinin ticari gemilere saldırıları, Çin-Tayvan-ABD gerilimi, küresel ekonomide sıkılaşma ve yavaşlama gibi unsurlar öne çıkmaktadır. Uluslararası eşya taşımacılığı sektörü; hizmet sektörleri arasında ön planda olan ve kara, hava, deniz ve demiryolu ile diğer ülkelere yönelik ihracat hedeflerinin gerçekleştirilmesinde çok önemli görevler üstlenmektedir.

Sektörün bahse konu görevlerini yerine getirebilmesinde iş yapış modellerinde hızlı adaptasyona ve özellikle dijitalleşme süreçlerini hayata geçirebilmesi önem arz etmektedir. Gelişen teknolojik imkanların sunduğu yeni fırsatlar ve işletmelerin rekabet üstünlüğü çabaları sonucunda üretim ve lojistik sektörlerinde de dijitalleşme hız kazanmıştır. Git gide gelişen e-ticaret sektörü gelişmiş lojistik sistemlere olan ihtiyacı arttırmaktadır. Küresel e ticaret pazar hacminin, on yılda 6 kattan fazla artarak 2024 yılı sonunda 781 milyar ABD dolarına ulaşması beklenmektedir. Türkiye’de bu artan ticaret hacminden payını alabilmesi için halihazırda yapılan düzenlemelere ve teşviklere ilave olarak, sektörün daha fazla gelişmesinin önündeki engeller kaldırılması, gerekli tedbirler alınmalıdır.” dedi.